Arıcılık yapmanın ayrı bir güzelligi var. Yorucu dönemleri olsada zahmetsiz rahmet olmuyor işte. Arıyı vesile edip bize rahmet hazinelerinden kapı açıyor yaratan Mevlamız. Mayıs ayı başlarından itibaren yogun şekilde arılarla meşgul olduk. Bir haftalık işe ara vermek arılarımızla ilgilenmeye fırsat oldu. Bol bol çerçeve telleyip petek taktık.
yeni kovanlarımızı acemi bir şekilde ahşap koruyucu ile boyadık. Renk biraz koyu oldu ama seneye yeni kovanımız olursa bezir yagıda kullanırım nasipse.
boyanan bazı kovanların son hali
ben arılarla meşgul olurken neredeyse hergün arıların yanına halikopter gibi ses çıkaran bu eşek arısıda geliyordu. bir kaç kez peşine düştüm ama ömrü varmış. Son ziyaretinde üzerimde maske vardı onu kendimden çıkarıp eşek arısına maskenin marifetlerini ögrettim. :-) Büyüklügü işeret parmagımla kıyasla belli sanırım.
diyordum büyük bir aileye hazırlanan aile reisini hakladıım. Ama yine boyama işlerini yaparken bir reis daha geldi. busefer hiç ıska geçmedim. İlk ziyaretinde nakavt oldu. Misafire pek hoş davranamdık kusura bakmasın :-)
bu akasyalar arılarımın hemen yanında. Aşağıda beyaz kovanlar hafiften görünürken ilerdeki ormanlık kestanelik. Akasya arıların yanında 8-10ağaç civarında. diğer yogun akasyalar biraz bana uzak kaldı. Karniol ırkların akasya ve diğerlerinde bal toplama ve gelişimi harika. Tabi bunu diğer melez kovanlarımla kıyaslayarak diyorum.
kestanelerin pürçekleri 19 mayıs 2013 itibariyle bu vaziyetteler. 10güne kalmaz bal polen akışı başlar diye düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder